Sayfalar

27 Mart 2010 Cumartesi

Babamın bana 18. doğum günümde okuduğu bir şiir, paylaşılmaya değer...

***

Çevrende herkes şaşırsa bunu da senden bilse,
sen aklı başında kalabilirsen eğer,
herkes senden kuşku duyarken hem kuşkuya yer bırakır,
hem kendine güvenirsen eğer,
bekleyebilirsen usanmadan, yalanla karşılık vermezsen yalana,
kendini evliya sanmadan kin tutmayabilirsen kin tutana.
Düşlere kapılmadan düş kurabilir,
yolunu saptırmadan düşünebilirsen eğer,
ne kazandım diye sevinir, ne yıkıldım diye yerinir,
ikisine de vermeyebilirsen değer,
söylediğin gerçeği eğip büken düzenbaz,
kandırabilir diye safları dert edinmezsen,
ömür verdiğin işler bozulsa da yılmaz, koyulabilirsen işe yeniden.
Döküp ortaya varını yoğunu, bir yazı turada yitirsen bile,
yitirdiklerini dolamaksızın dile baştan tutabilirsen yolunu.
Yüreğine, sinirine dayan diyecek direncinden başka şeyin kalmasa da,
herkesin bırakıp gittiği noktada sen dayanabilirsen tek.
Herkesle düşüp kalkar, erdemli kalabilirsen,
unutmayabilirsen halkı, krallarla gezerken,
dost da düşman da incitemezse seni,
ne küçümser, ne büyültürsen çevreni
her saatin her dakikasına
emeğini katarsan hakçasına
her şeyi ile dünya önüne serilir,
üstelik oğlum, ADAM OLDUN demektir...

Alıntıdır

aşk..

Bir zamanlar sevişmek aşkın son aşamasıydı, ulaşılmak istenen! Şimdi ilk aşama...
Şimdi kirli sevişmelerin ıssız ve yalnız dehlizlerinde bir çocuk yapmak istiyorlar, adı aşk olan.
Şimdi sevişmek aşkı doğurur sanıyorlar, ya da umuyor ve arıyorlar; oysa aşkın koşulu olabilir mi?