gece ayakta, ben de öyle
- bütün gece nasıl ayakta kalabiliyorsun? sahi, sen gündüz n'apıyorsun?
- ben karanlığın ılık ve puslu gizemini korumak için ayaktayım, gündüz ise benim diğer yüzüm..
- iki yüzlüsün yani gece.. biliyordum..
- sen senin kaç yüzün var biliyor musun?
- ne demek istiyorsun?
- bir şey demek istemiyorum, karanlıktan göremiyorum da
- dalga geçiyorsun
- öyle galiba
- beni yalnız bırak
- sen zaten yalnızsın, unuttun mu..
evet, ben zaten yalnızım. yalnız olmadığım zamanı, yanımda geceden başka kim olduğunu
hatırlayamayacak kadar uzun zamandır yalnızım üstelik. ve akmayan zamanın farkındalığında
esir oldum, boğulmaktayım. çünkü gece hiç gitmiyor. kendimi bir sinek gibi hissediyorum
bazen, karanlığın içinde özgürlük arayan, ama asla özgür olamayan. ışıksız bir özgürlük
olabilir mi ki? o yüzden ölme pahasına da olsa ışığa gitmeli, bal arılarım gibi..
gecede özgür olamaz insan
hele de o ilk ve son gece ise
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder