Sayfalar

25 Aralık 2013 Çarşamba

Bu dengeli bir dengesizliğin içindeki halet-i ruhiyesi, kendisinin de hayretler içinde kalmasına neden olmuştu. O'nun bir nefesi için, notaları bahane edecek hallere düşüvermişti. Veyahut müzik, belki şimdi anlama gelmişti. Birbirinden renkli ezginin ortasında yaramaz çocuk edasıyla koşturan o küçük, büyüyüvermişti. Buz gibi köprüleri duygu geçirmez kalkanlarla örtülü, içini üşüten yolların, sokakların öksüzlüğüne bürünmüş, boş bakışlarını sözlerinden yakaladığım bir büyük, sen; karşında ben, küçücük.

Yakındık, gözlerimizle konuşur; uzaktık, sözlerimizle bakışırdık. Biz her düzene onurlu baş kaldırışlarla karşı duranlardandık. Şimdi aynı yollarda diyebilir misin sen, ben..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder